Emek Partisi Kanal İstanbul projesi ile ilgili açıklama yaptı: İstanbul’un ve ülkenin yıkım projesidir. AKP’nin kendi yandaşlarına rant akıtmak adına doğaya yönelik bu cinayete izin verilemez.
Emek Partisi (EMEP) tarafından Kanal İstanbul projesi ile ilgili yapılan açıklamada “Kanal İstanbul Projesi, İstanbul’un ve ülkenin yıkım projesidir. AKP’nin kendi yandaşlarına rant akıtmak adına doğaya yönelik bu cinayete izin verilemez” denildi.
AKP iktidarının “Çılgın projeler”i arasında yer alan Kanal İstanbul projesinin ÇED raporunun yangından mal kaçırılır gibi onaylandığı vurgulanan açıklamada; “İlk ortaya atıldığı günden bu yana bilim insanları çok net bir şekilde proje ile ilgili ‘aklınızdan dahi geçirmeyin! Hatta unutun!..’ uyarıları yapıyor. Bilim insanları bu projenin Türkiye’nin en büyük kenti İstanbul’un ekolojisine, sosyal dokusuna, flora ve faunasına, su havzalarına, tarım ve hayvancılığına, kültürel varlıklarına geri dönüşümü olanaksız zararlar vereceği uyarısında bulunuyorlar” denildi.
“KANAL İSTANBUL’UN KÜLFETİ İŞÇİ VE EMEKÇİLERİN OMUZLARINA YÜKLENECEK”
Krizler içinde debelenen ülke ekonomisine çok büyük bir yük getireceği maliyet hesaplarından belli olan projenin külfetinin yıllardır bütün bu rant projelerinde olduğu gibi işçi ve emekçilerin omuzlarına yükleneceğinin altı çizilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Üstelik yıllardır yapıldığı gibi halka sormadan, halkın talepleri görülmeden ‘Ben karar verdim ben uygun gördüm, böyle olacak’ diyerek. Nerede demokrasi, nerede halkın katılımı! Öte yandan projenin en büyük mağdurları kuşkusuz kanalın geçmesinin planlandığı güzergahta bulunan yurttaşlar, ormanlar, bu ormanlarda yaşayan börtü-böcek ve bitkiler, nihayetinde bütün bir İstanbul ve bölge halkı olacaktır.”
“RANTI BÜYÜTMEK İÇİN OLUŞACAK ÇEVRE FELAKETLERİ GÖZARDI EDİLECEK”
Kanal İstanbul projesinin hayata geçmesi durumunda İstanbul’un yaşam destek sistemleri olan Kuzey Ormanları’nın, su havzalarının, su havzalarını besleyen su kaynaklarının, tarım ve mera alanlarının yok olacağı vurgulanan açıklamada, “Küresel iklim krizinin her geçen gün kendini hissettirdiği günümüz koşullarında, susuzluğun kapımızda olduğu günlerde kentin önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı Kanal İstanbul yapılırsa yok olacaktır.
Kanal güzergahında bulunan halk göç etmeye zorlanacak, doğal denge tamamen bozulacak, güzergahtaki arkeolojik ve doğal sit alanları, tabiat parkları, milli parklar vb. koruma alanları yok olacaktır.
Aktif fay hattında bulunan bölgenin nüfus yapısındaki değişiklik ve yeni yapılaşmalar olası bir afette kayıpların da katlanması sonucunu doğuracaktır. Deprem için alınması gereken önlemlere harcanmayan para, felaketi ve rantı büyütmek için gözden çıkarılacaktır” denildi.
“HALKA VE ÜLKEYE FELAKET GETİRECEK BİR GİRİŞİMDİR”
Kanal İstanbul projesinin, İstanbul’un ve ülkenin yıkım projesi olduğu belirtilen açıklamada şöyle denildi: “AKP’nin İstanbul’a yapmak istediği son ihanet, ülkeye vereceği son büyük zarardır. Kendi yandaşlarına rant akıtmak adına doğaya yönelik bu cinayete izin verilemez.”
“Bir süredir komşu coğrafya toprakları üzerinde hegemonya kurmak ve lider ülke olmak adına yayılmacı emellerle siyaset kurmanın bir devamı olarak ‘milli bir dava’ gibi gösterilmek istenen bu proje bu niteliği ile de halka ve ülkeye felaket getirecek bir girişimdir” denilen açıklamada, “Halkımızın ‘sükseye’ değil, ekmeğe, demokrasiye, barışa ihtiyacı var. O nedenle ülkemizin savaşa ve betona gömülmesine izin vermeyeceğiz.” ifadeleri yer aldı.
“HALKIMIZLA BİRLİKTE BU YIKIMA İZİN VERMEYECEĞİZ”
EMEP’in, doğanın, kentin, yaşam alanlarının talanına yol açacak, sermayeye rant aktarılırken bütün ekonomik yükü halkın sırtına yıkacak olan ekolojik yıkım projesine tüm gücüyle karşı çıkacağı ifade edilen açıklamada, “Bu yıkımın durdurulması mücadelesi içinde aktif bir şekilde yer alacaktır. Halkımızla birlikte bu yıkıma izin vermeyeceğiz” denildi.