“İstanbul ‘un Böyle Bir Projeye İhtiyacı Yoktur”
“Ya Kanal Ya İstanbul”
Yüksel FIRAT
Ya Kanal Ya İstanbul Platformu Kartal Bileşenleri Kanal İstanbul’un; bir kentin doğal yaşam kaynaklarını, orman alanlarını, su havzalarını, meralarını bitiren bu alanları yapılaşmaya yol açan bir emlak projesi olduğuna dikkat çektikleri bir panel düzenlediler.
Panelin açılış konuşmasını Kartal Kent Konseyi Başkanı Türkan Kurtulmaz, Moderatörlüğünü ise Nesrin Gülbahar yaptı. Panelistler Prof. Dr. Cemal Soydan ( Emekli Öğretim Görevlisi/ Çevre Uzmanı), Esin Köymen (TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükşehir Şube Başkanı, Nusret Suna ( TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı, Yücel Arslan ( Mali Müşavir MMMO Kartal Şubesi) yaptıkları sunumlarla böyle bir projeye niye ihtiyaç olmadığını anlattılar ve bu projenin geri dönüşü olmayan yıkım projesi olarak adlandırdılar.
Prof. Dr. Cemal Soydan, haritalar üzerinden Karadeniz ve Marmara denizinin özelliklerini anlatarak iki denizin niye birleştirilemeyeceğini ve Akdenize etkilerini anlattı. ‘Soydan mevcut 2.1 metre küp İSKİ atıklarının başta Çınarcık Çukuru olmak üzere Marmara Denizi oksijen olarak ölüme yaklaşıyor. Kanal’ın en iyimser rakamlarla İSKİ atıklarına denk bir yük getirecektir. Bunun yaratacağı felaket denizin ölmesi ve çürük yumurta gibi kokması olacaktır. Bunun telafisi 10 bin yıllık bir zamanda ancak gerçekleşebilir’ dedi.
Esin Köymen; ÇED Raporu üzerinden kanala ilişkin eleştirilerini somutladı. Önceliğin kanal değil deprem olması gerektiğini belirtti.
Nusret Suna, kanal, deprem ve yapılması gerekenleri slaytlar üzerinden anlattı. Suna, köprüler deplesmanlar, hafriyat, içme suyu ve maliyet üzerine açıklamada bulundu.Deprem ve kurtarma çalışmaları için gereken insan gücünün bir milyon civarında öngörüldüğünün belirterek bunun imkansızlığını belirtti. Nusret Suna;“İstanbu ‘un böyle bir projeye ihtiyacı yoktur” dedi.
Nusret Suna, esas olanın deprem dayanaklı konutların yapılmasına dikkat çekti. Ve Sadece yıkıp yapmayı esas alan değil bina güçlendirmeleri ile de tedbir alınmalı dedi.
Yücel Arslan, ‘vergi ve kamu ilişkisi üzerinden toplanan vergilerin dağılımı politiktir dolayısıyla ekonomi ve politika birbirinden ayrılamaz’ dedi. Emeğin yarattığı değer üzerinden alınan dolaylı ve dolaysız vergileri ödeyen bizler, “hepimiz ayaklı vergi dairesiyiz” diyerek vergi politikalarını eleştirdi.
Yücel Arslan, Türkiye’de tekeller vebağlı şirketler üzerinden kaynakların kime nası aktarıldığını anlatı. Devamında bu projenin bir kayank aktarma projesi olduğunu belirtti.
Panel son ana kadar büyük bir ilgiyle izlendi. Dinleyiciler panel soruya gerek bıraktırmayacak bir açıklıkla sunulduğunu belirterek teşekkür ettiler.