AKP milletvekilleri tarafından hazırlanan, 29 Temmuz’da muhalefetin sert itirazlarına rağmen TBMM’de kabul edilerek yasalaşan ve 31 Temmuz’da Resmi Gazete’de yayımlanan 9 maddelik sosyal medyaya sansür düzenlemesi bugün yürürlüğe girdi.
YASADA NELER VAR?
Yasaya göre sosyal ağ sağlayıcılara birçok yükümlülük ve idari para cezası geliyor. Türkiye’den günlük erişimi 1 milyon fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcıları, yetkili en az 1 kişiyi Türkiye’de temsilci olarak belirleyecek.
Bu temsilci, kişiler tarafından özel hayat gizliliğinin ve kişilik haklarının ihlali kapsamında yapılacak başvuruların cevaplandırılması ve yetkili makamlarca gönderilecek tebligat, bildirim veya taleplerin gereğinin sağlanması amacıyla görev yapacak.
Temsilci belirlenmemesi durumunda iki aşamalı idari para cezası, devamında reklam yasağı ve iki aşamalı internet trafiği bant genişliğinin daraltılması öngörülüyor.
Sosyal ağ sağlayıcının yapılan bildirimlere, tanınan sürelere, verilen idari para cezalarına ve reklam yasağına rağmen temsilci belirlememesi durumunda ise hakim kararıyla soyal ağ sağlayıcının internet trafiği birinci bant genişliğinin birincide yüzde 50, ikincide de yüzde 50 ila yüzde 90 oranında daraltılabilmesi öngörülüyor.
İkinci kez verilecek bant daraltılması kararında sosyal ağ sağlayıcı tarafından verilen hizmetin niteliğine göre ölçülü ve ulaşılmak istenen amaçla uyumlu bir oran belirlenecek.
Yine günlük erişimi bir milyondan fazla ola yurt içi veya yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılarına kişilik haklarının ihlali ve özel hayatın gizlilğinin ihlali durumunda kişiler tarafından yapılacak başvuruları cevaplandırması için 48 saat süre verilecek.
Cevabın olumsuz olması halinde sosyal ağ sağlayıcıya gerekçe gösterme zorunluluğu getirilecek. Bu yükümlülüğü yerine getirmeyen ağ sağlayıcıya 5 milyon TL idari para cezası verilecek.
Ağ sağlayıcıların adli ve idari merci kararları ile kullanıcıların taleplerini hagi oranda ve ne kadar sürede yerine getirdiklerinin tespiti için istatiksel ve kategorik bilgileri içeren raporları Türkçe olarak sunmaları istenecek ve sosyal ağ sağlayıcı tarafından yayımlanacak. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda 10 milyon TL para cezası verilecek.
Bu ağ sağlayıcıların Türkiye’deki kullanıcılarının verilerini Türkiye’de barındırma yönünde gerekli tedbirleri almaları düzenlenecek. Hukuka aykırılığa hakim veya mahkeme kararıyla tespit edilen içeriğin sosyal ağ salaycıya bildirilmesine rağmen 24 saat içerisinde içeriğin çıkarılmaması ve erişimin engellenmemesinden doğan zararlar tazmin edilecek.
İnternet ortamında intihara yönlendirme, çocukların cinsel istismarı, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, sağlık için tehlikeli madde temini, müstehcenlik, fuhuş ve kumar oynanması gibi yayınlarla ilgili verilen erişim engellenmesi kararı yerine mümkün olduğu durumlarda içeriğin çıkarılması kararı verilecek.
İnternet ortamında kişilik haklarının ihlal edilmesine ilişkin durumlarda da içeriğin çıkarılması kararı getiriliyor.
Ayrıca söz konusu içeriğin kaldırılmasına rağmen arama motorlarında listelenmesine ilişkin de bir düzenleme getirilerek burada da başvurucunun adı ile ihlale konu içeriğin ilişkilendirilmemesi isteniyor.
“UNUTULMA HAKKI” MI, “ARŞİVİN TEMİZLENMESİ” Mİ?
Yasanın “unutulma hakkı” adı altında savunulmasına da itirazlar var. Prof. Dr. Yaman Akdeniz, erişim engelleme kararı geldiğinde zaten bunların kaldırıldığını şimdi ise bu durumun zorunlu olacağını aktararak “Bir erişim engelleme kararı geldiğinde zorunlu olacak kaldırılacak. Beğenilmeyen tüm haberlerinizle ilgili erişim engelleme kararı gelebilecek. Bunun unutulma hakkıyla ilgisi yok. Unutulma hakkı siyasiler için bir hak değil. Sade vatandaşların geçmişlerinde yaptıkları bazı işler için düşünülmüş. Unutulma hakkı da yanlış yorumlanıyor zaten. Normalde haberin kaynağını kaldırmak değil, arama motorlarından kaldırılmasıdır. Ancak bizimkiler kaynak, arşiv yok etme modelini sunuyor” demişti. (EVRENSEL MEDYA SERVİSİ)