Kartal Belediyesi ve Kartal Halk Eğitim Merkezi, ‘Hayat Boyu Öğrenme Haftası’ kapsamında 14-18 Haziran 2023 tarihleri arasında gerçekleşen Kadın Emeği Festivali’nde dikkatimizi yünün sıcaklığı içinde tarihsel motifleri ile sırra ermeye çağıran yün kilim ve halılar oldu.
Kartal/Yüksel Fırat
Yün kilim ve halılardaki motiflerin sırrına ermeyi umarken bir başka gerçeklikle karşılaştık. Kilim ve halılardaki motiflerle dile gelen bereket, bolluk ve mutluluk ne yazık ki, sadece motiflerde kalmaktadır. Stant sorumlusu olarak bizi karşılayan Özlem Gürbüz ile gerçek olan bu sıkıntıların neler olduğunu konuştuk.
“DERDİMİZ, DEĞERLERİ KORUMAK VE YÜNÜ MAMULE DÖNÜŞTÜRMEKTİR”
Özlem Gürbüz, öncelikle stantta çok özel bir sıcaklık katmış olan bu kilim ve halıların Anadolu’nun çeşitli yörelerinde kadın emeği ve göz nuru ile işlendiğini söylüyor. Gürbüz her bir halı Anadolu’nun her bir yöresine ait motifleri ve isimleri taşıdığını sözlerine ekledi.
Gürbüz ama. Gürbüz bunu için “Kendi memleketim olan Ardahan’da geçen yıl bir proje kapsamında çalışma yaptık. Yünlerin çoğunun mamule dönüşmediğini ve çöp olarak çevre kirliliğine yol açtığını gördük” dedi.
Gürbüz yün kullanım alanını çok geniş olduğunu belirterek; “Yün yapağı elde edilecek ürün türleri olarak,
1.kirli elyafın temizlenip yıkanması ve kurutulması suretiyle temiz elyaf olarak satışı,
- Saf yün ipliği,
- Kısa ve kaba yün yapağı parçalarından izolasyon malzemesi,
- Yün yağı olarak da bilinen ham lanolin,
- Yünün içindeki organik atık ve parçacıklardan elde edilebilecek organik gübre.
Gürbüz devamında, “Yün başta hazır giyim (konfeksiyon) olmak üzere ev tekstili, döşemecilikte ve halıcılıkta kullanılmaktadır. Bununla birlikte yün lifinin dayanıklılık, güç tutuşu, mikrobik olmama, kir, iticilik, kokuyu hapsetme, esneklik ve statik olmama gibi bazı özellikleri nedeniyle teknik tekstil uygulamalarında da kullanımı artmaktadır. Tüm gerçekliğe rağmen Türkiye’de 100 bin ton yünün sadece 20 bin tonu kullanıldığını” söyledi.
Özlem Gürbüz yünü mamule dönüştürmek için çabaladıklarını ancak ekonomik zorluklar ve eşitsizliklerle karşılaştıkları söylemektedir. “Ardahan’da çaba harcıyoruz. Ama nakliye sorunumuz var. Buradan Mersin ya da İzmir limanlarına yünü getirmek çok maliyetli. Uşak ya da Kütahya karşısında eşitsiz duruma düşüyoruz.
Zaten bir kartel oluşmuş durumda bizim yünlerimize çok az para verilmektedir. Koyuncu kırkmaya verdiği parayı sattığı yün ile karşılayamaz durumdadır. Hatta öyle ki, kırkılan yünü satmıyor bile, yün çöpe gidiyor.
“DEVLETTEN DESTEK GÖREMEDİK. AKSİNE BİR DE KADIN OLDUĞUMUZ İÇİN ŞİDDETE BİLE MARUZ KALIYORUZ”
Oysa devlet benim gibi kadın girişimcilere destek verse ve biz yerinde işlesek ekonomik bir sonuç ortaya çıkacaktır. Örneğin ben Ardahan’da yıkama atölyesi kurmak istiyorum. Yünleri bu atölyede yıkayarak yün yağı olarak da bilinen ham lanolin yağı elde etmek istiyorum. Örneğin Türkiye’nin lanolin ithalatı 2018’de 112 ton düzeyinde ithalat tutarı da 1 milyon USD olarak gerçekleşmiştir.”
Özlem Gürbüz, “Devletten destek göremedik. Aksine bir de kadın olduğumuz için şiddete bile maruz kalıyoruz. Ben yakınımdan ‘Senin ne işin var, sen niye yün topluyorsun, niye erkeklerle muhatap oluyorsun’ diye şiddet gördüm. Ben ayıplanacak bir şey yapmadım. Bunun ahlaksız bir şey olmadığını anlattım ve yılmadım. Bu bir mücadeledir. Bu mücadele sadece koyunyünleri değil aynı zamanda burada ben kendi savaşımı da veriyorum. Bu mücadele aynı zamanda kadınların mücadelesine güç verecektir. Örneğin Doğu’da yapılan festivallere eşleri izin vermediği için kadınlar katılamıyor. Bu kadar sınırlı bir hayatımız var bizim.
Bu kadar sınırlı bir hayat içinde nasıl ilerleyebiliriz biz. Dünya sadece erkelere değil, dünya kadınların da ve tüm diğer canlıların da dünyasıdır. Bizim nefes almaya ihtiyacımız var. Bizim desteğe ihtiyacımız var. Biz kadın olarak artık her alanda üretmek istiyoruz.
Tüm bunlardan dolayı Ardahan’da kuracağım yıkama atölyesi aynı zamanda kadının üretime girmesi ve özgürleşmesi için önemli bir adım olacaktır. Bundan dolayı Hazine ve Maliye Bakanlığınca bu çabama ve çabalarımıza destek verilmesini istiyorum.
Kartal Belediyesi’nden de destek bekliyoruz. Kartal Belediyesi’ne bir dilekçe verdim. Burada biz kadınlara bir yer versinler. Halı ve kilim dokuyalım. Anadolu’dan gelen kadınlar bu dokumayı biliyor zaten.