KARTAL SANAT SOKAĞI
Haritadaki İstasyon Caddesi ve Doğan Sokağı artık dilimizde Sanat Sokağı’na dönüşen sokağımız, özsel olarak da sanat sokağı olmalıdır.
Sokak fiziki özelikleri ile sanat özselliği taşımaz, mermer taşının taşımadığı gibi. Mermer taşını basamak, denizlik, yer döşemesi, kurna vb. birçok yerde kullanırız, taş olarak. Arşınlarız tüm sokakları, sokak olarak. Ama bunları sanatsal bir esere dönüştürebiliriz ve dönüştürebiliyoruz. Mermer taşı sanatı içselleştirmiş heykeltıraşın imgeleri ile sanat eserine dönüşüyorsa sokağımızda, aydın-sanatçı ve toplumun özsel sanat ilişkisi ile Sanat Sokağı olabilir. Olmalıdır.
GÖKHAN YÜKSEL
Bilindiği üzere TCDD Marmaray çalışmalarından dolayı kapatılan ve çalışmalar sırasında zeminde çökme ve deformasyon oluşan ve terk edilen İstasyon Caddesi ve Doğan Sokağı Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in özel dikkati ve çabası ile yeniden kentin bir parçası haline geldi. Yüksel 2019 Kasımında alanı bizzat gezerek ve civardaki esnaflarla sohbet ederek buraya yeniden canlılık kazandırmak istedikleri duygusunu paylaşmıştı.
Kartal Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ile Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün ortaklaşa çalışmalarıyla bölge yeniden aydınlatılarak, yol ve kaldırımlar yenilendi. Ancak ticari faaliyetlerin ve buna bağlı insani trafiğin olmadığı bu bölgenin yeniden canlılık kazanması bir başka trafiği gerektiriyordu.
NEDEN BURASI
İstasyon Caddesi üzerinde bulunan Hasat Sanat Atölyesi süreci yeniden tanımlamak için adeta bir embriyon gibiydi. Evet tarihsel TCDD yapıları, caddeye inen merdivenler, sanatçıların toplulaşması için uygun olan tarihi Uzunkaya Pasajı buranın sanat ile yeniden doğabileceğinin göstergeleri idi. Bundan dolayı evet burası sanatın sokağı olmalıydı.
Kartal Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ile Park ve Bahçeler Müdürlüğü altyapı çalışmaları ile alanı güzelleştirirken Kültür Müdürlüğü sanat sokağı olarak güzelleştirmek için kolları sıvadı. Hasat Sanat Atölyesi, Sanat Sokağı etkinlikleri yapmaya başladı. Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı ve Kültür İşlerinde sorumlu Adem Uçar sokakta yoğun mesailer harcamaya başladı. Bu çaba ve emeğe Kültür İşleri Müdürü Umut Veli Develi, Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Deniz Karacan, Meryem Uçar ve tüm belediyenin emeği katılmaya başladı.
Dün bir bayram coşkusu ile belediye bünyesinden ve dışından aydınlarımızın, sanatçılarımızın, sanatseverlerimizin katılımıyla ilk kazma yerine sanata yakışır ilk fırçalar vurularak Sanat Sokağı doğumunu gerçekleştirdi.
AYDIN VE SANATÇILARA DÜŞEN SORUMLULUK
Sanat da çocuk gibidir. Yeni doğan bir bebek kendiliğinden memeye uzanamaz, anne meme vermezse açlıktan ölür. Sanat da yeniden ve yeniden ürettmedikçe toplumsal bir ilişkiye dönüşüp cisimleşmedikçe ölür. Bundan dolayı sanatın kucağına doğan bu sokağımızın yaşaması Kartallı aydın ve sanatçıların ona vereceklerine bağlıdır. Yani ya bir cinayet işleyecek çocuğu öldüreceğiz ya da ona en güzel sütlerimizi verip insanlığa armağan edeceğiz.
Dün Kartallı bir çok aydın ve sanatçı arkadaşla bu sohbeti yapma imkanı buldum. Hasan Seçkin, Dilruba Nuray Erenler, Nihat Nadi Ülger, Niyazi Yaşar, Ali Rıza Gelirli, Adalet Karabayır tüm arkadaşlarda bu özveriyi gördüm. Kartallı tüm aydın ve sanatçıların da bu özveriyi taşıdıklarından en ufak bir kuşkum yok.
Arkadaşlar, girdiğimiz mutfakta nasıl ekmek görmek istersek ( Bakın beklentiyi ne kadar düşürdüm. Çayın yanına bir kurabiye bile demedim. Malum ekmeği dahi bulmakta zorlanıyoruz) Sanat Sokağı’nda da sürekliliği olan sanat görmek isteriz. Onu üreten biz olduğumuzdan ne hamurdan çalınacak ne hile katılacak en zenginliği ile sanat gezecek sokağımızdan sokaklarımıza.
KÜLTÜR İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜNE DÜŞEN SORUMLULUK
Kartal Belediyesi Kültür İşleri Müdürülüğü bu önemli çalışmayla kendisine zor bir görev ve süreç çıkarmaktan korkmadı. Ama tek başına bu süreci götürmekte zorlanacağı ise açık. Bundan dolayı Kartal Belediyesi Kültür İşleri Müdürülüğü ile birlikte çalışacak özerk bir “Kültür Komisyonu” oluşturmak ( Ki bunun içeriği ve biçimi ayrıca tatışılmalıdır.) zorulu gibi görünüyor. Tabii bunu sadece komisyona da daraltmamak lazım. Çabaya rağmen Kartallı aydın ve sanatçılar henüz sürecin öznesi haline gelmiş değil. En önemli sorun bunu başarmaktır. Hiç bir yabancılaşmaya (Ki yabancılaşma sanatın doğasına aykırıdır.) ve ticarileşmeye imkan vermeden tüm değerlerimiz kendi sanatsal doğalarından buraya akmalıdır.
Son söz; Bizim çabamız ve özverimiz ile Sanat Sokağı üretkenliğimizle Kartal’ın tarihi ile özdeşerek en güzide eseri ve özsel olarak da Sanat Sokağı olmalıdır.