“Aşk senin onda yansımandan başka bir şey değildir.”
Dervişe “aşk nedir?” diye sormuşlar.
“Aşk, bağışlamaktır.” demiş. Asıl ihtiyacımız olan “çünkülü sevgiler” değil ki.
“Seni seviyorum, çünkü…” herkes böyle sever zaten. Bizim muhtaç olduğumuz asıl “Rağmenli” aşklar.
Aşkın gücü rağmenli cümlelerde saklıdır. Zor olanı budur. Herkes, “herkese rağmen seni seviyorum” diyemez.
Hani Özdemir Asaf demiş ya: “Herkes fazlasıyla sevmiş, ben eksikleriyle de sevdim.” Bazan eksikleriyle de sevmektir aşk.
Aşk nedir biliyor musunuz aslında? Sizin ondaki yansımanızdır. Sizsiniz aşk bazen. Onun tuz yumağına dönmüş ilk yaptığı yemeği, sırf o kırılmasın diye iştahla yemektir.
Bazen onunla biraz daha sarılıp uyuyabilmek için işe geç kalmayı yeğlemek, patronuna olmadık bahaneler üretmektir. Bazen el değmemiş bedenini tereddütsüz ona sunmaktır.
Bazen onun istediği gibi giyinmektir. Aşk bazen ölçüsüzlüktür. Öyle ya da böyle nihayetinde: “Aşk senin onda yansımandan başka bir şey değildir.”
Değerli Dostlarım Şems’in dediği gibi “tek fark sizsiniz”
