Perşembe, Kasım 21, 2024
Ana SayfaKÖŞE YAZARLARICUMHURİYET VE DEMOKRASİ

CUMHURİYET VE DEMOKRASİ

Mustafa Kemal, 28 Ekim 1923 günü, Çankaya köşkünde toplanan silah ve dava arkadaşlarına “efendiler! Yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz” diye müjde vermişti. Sonra ilave etti: “Türkiye devletinin hükümet şekli cumhuriyettir.”
Mustafa Kemal’in “Yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz” dediğinde burjuva demokratik devrimlerin ve işçi-emekçi devrim ve mücadelelerin yan yana ve iç içe geliştiği bir tarihsel süreç yaşanıyordu.
Türkiye’de işgalci güçlere karşı mücadele eden Kurtuluş Savaşı güçleri burjuva demokratik devrimler yolunda ilerleyerek 29 Ekim 1923’ te Türkiye Cumhuriyeti’ni ilan etti.
Osmanlı monarşisinin ve işbirliği yaptığı işgalci güçlerin ülkeden kovulmasının ardından Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanı, çağdaş uygarlık, modernleşme ve birçok alandaki devrilmelerle önemli kazanımlara alan açtı
Ancak Dünya ve Türkiye tarihinin gösterdiği üzere cumhuriyet demokratik bir nitelik kazanmadığı koşullarda kendi niteliğini de gerçekleştirememektedir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 98. Yılında tartışmaların odak noktasını Türkiye’nin siyasi düzeninin yakın gelecekte nasıl şekilleneceği oluşturmaktadır.
Seçim ve erken seçim tartışmaları Türkiye’nin siyasi düzeni
tartışmalarına dönüşmüş durumda.
Cumhur İttifakı başkanlık sistemini daha da pekiştirmeyi esas alırken 6 partili Millet İtifakı ise “Güçlendirilmiş Parlementer Sisteme Geçiş” olarak bir restorasyon için çabalamaktadır.
Gazetemizin haberlerine yansıdığı üzere Seçim tartışmalarının rejim tartışmalarına dönüştüğü bu süreçte işçi-emekçi cephesinden demokratik halk seçeneğini öne çıkaran sosyalist partiler de seferberliklerini artırmaktalar.
Dolayısıyla tüm bu tartışmaların içeriğini demokrasi tartışmaları oluşturmaktadır. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları cumhuriyet ve demokrasi tartışmalarına dönüşebildiği oranda günümüzün ihtiyacına cevap verecektir.
Geçen yıllara oranla Kartal’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları daha heyecanlı ve kitlesel geçmektedir. Her yaşta Onbinlerce kadın ve erkeğin bu heyecanının demokrasi tartışmalarına yansımayacağı açıktır. Ancak buna rağmen hatırı sayılır bir kitle bu tartışmalara ilgi duyacaktır.
Cumhuriyet ve demokrasi tartışmalarına ilgi duyan vatandaşların bilgi, bilinç ve örgütlülüğünü geliştirmek için çaba harcayan sosyalist partilerin gayretine tüm diğer kurumlarda katılmalıdır.
Henüz Kartal’da bir araya gelme ve birlikte toplum karşısına çıkma becerisini gösteremeyen Millet İttifakı’nın 6 partisi bu gayretten oldukça uzaklar. Birlikte hareket etmenin ötesinde her biri açısından da durum çok farklı değildir.
Bu partilerden Doğru Parti Genel Başkan Rifat Serdaroğlu ve parti merkez yöneticileri Kartal’da yerel basınla bir araya gelerek parti programları ve güncel acil görevler üzerine bir sunum gerçekleştirdiler. Konunun içeriği ve Kartal halkına verdikleri önemin bir göstergesi olarak Kartal yerel basınla bir aray gelmeleri önemliydi. Ancak bu düzeyde de olsa henüz diğer partilerden bir hareket görülmemektedir.
Kartal Belediyesi kutlamalar için gösterdiği yoğunluğuna çeşitli panel, sempozyum vb. etkinlikleri de ekleyerek toplumun aydınlanmasına hizmet edebilir. Her yönetici kurum demokrasi tartışmalarında ateşe dokunmaktan korktuğu gibi korkmaktadır. Kartal Belediyesi tüm tartışmalarda kendisinin de tartışılacağından korkmamalı. Çünkü toplumun geleceği örgütlü bir güç olarak demokrasiyi işletip işletmemesine bağlıdır.
Siyasi partiler ve tüm diğer kurumlarda demokrasi tartışmalarının aynı zamanda parti içi demokrasi tartışmalarını da kapsadığının farkındalar. Dolayısıyla demokrasi tartışması süreci kendi dışınızda tarif edeceğiniz ve kendi karanlığınıza ışık tutmayacağınız bir tartışma değildir.
Tam da böylesi bir süreçte Emek Partisi, Sol Parti ve Türkiye Komünist Hareketi bu hafta Kartal’da ayrı ayrı çeşitli toplantılarda Kartal halkıyla Türkiye’nin siyasi düzeninin yakın gelecekte nasıl şekillenmesi gerktiği üzerine tartışmalar sürdürecekler. Sosyalist partiler işçi ve emekçileri Türkiye’ni siyal düzeninin ve demokrasisinin esas belrileyicisi olmasını istemektedirler. Bundal dolayı da işçi ve emekçileri etkinliklere sadece dinleyici olarak çağırmamaktadırlar. Çağrılarının esasını birlikte tartışmak, birlikte karar almak ve demokrasi mücadelesine örgütlü güçler olarak katılma çağrısı yapmaktadırlar.
Seçim tartışmalarının Türkiye’ni siyal düzeni tartışmalarına dönüştüğünden bu sorumluluk artık tüm toplumundur..

Yuksel Firat
Yuksel Firat
Kartal'ın Sesi Gazetesi yazarı
İLGİLİ HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -

En çok okunanlar

Son Yorumlar

Imam Ali Türkan Açık OCAK 2022 SENDİKA İSTATİSTİKLERİ
İmam Ali Türkan Açık HASAN ALİ YÜCEL
İmam Ali Türkan Açık  6284
Seçkin Alper Tamer Açık Kartal’da Emeklilikte Adalet Çağrısı
Zehra Sayar Açık Yılbaşı
Deniz Özlem Er Açık Yılbaşı
Veysel Yiğit Açık İBB’den Kartal’a 3. Kreş