Perşembe, Nisan 18, 2024
Ana SayfaKÖŞE YAZARLARIKARTAL BELEDİYESİ YAP-İŞLET-DEVRET SÜRECİNE GİRMEKTEDİR

KARTAL BELEDİYESİ YAP-İŞLET-DEVRET SÜRECİNE GİRMEKTEDİR

Kartal Belediyesi’nin “Yap-İşlet-Devret (YİD) modeliyle Kartal eski stat yerini bir şirkete verecek olması Milli Emlak ve Ak Parti’nin tutumunu tartışmak kadar önemlidir. Kartal halkının tüm kurumları ve Kartallılar dikkatini bu noktaya toplamlı, soğukkanlı ve derinlikli bir tartışma süreci başlatmalıdır.

Bilindiği üzere İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Kartal Belediyesi’nin  AK Parti’de olduğu dönemde Kartal Stadı “stat formatından” çıkartılarak, otopark ve meydan fonksiyonuna dönüştürüldü.
Şimdi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Kartal Belediyesi’nin CHP’de olduğu dönemde stat formatından çıkartılarak, otopark ve meydan fonksiyonuna dönüştürülen alanın Kartallıların yararına yeniden ele alınıp yeni bir düzenlemeye gitmek yerine; AK Parti tarafından belirlenen fonksiyonlarla alanın kullanılması kararı alındı. Üstelik “Yap-İşlet-Devret (YİD) modeliyle.
Alanın fonksiyonunun da yeniden tartışılması büyük önem taşımasına rağmen hem konunu ivediliği hem de önemi bakımından Yap-İşlet-Devret modelini tartışmak önem taşımaktadır.
Osmanlı İmparatorluğunun yarı sömürgeleştirildiği dönemde gündeme gelen ve Kurtuluş Savaşı ile kazanılan bağımsızlığın ardından ortadan kaldırılan  “Yap-İşlet-Devret imtiyazları, 80 sonrası yıllarda emperyalizmin Yeni Sömürgecilik politikasına bağlı olarak yeniden Türkiye’nin kaynaklarının emperyalist tekkelere transferinin ana yöntemlerinden biri oldu.
Yap-İşlet-Devret modelinin kaynakların şirketlere transferi olduğunu dikkate aldığımızda, bu şirketlerin emperyalist tekkeler olması ya da yerli şirketler olması transferin esasını değiştirmemektedir. Ve kaynakların şirketlere ya da şirkete transferinin yeni bir örneğini Kartal Belediyesi üzerinden Kartal’da yaşamaktayız.
Kartal Belediyesi AKP’nin fonksiyonunu değiştirdiği eski stadın yerine  AK Parti tarafından belirlenen fonksiyona uygun olarak Otopark, dükkanlar ve meydan olarak projelendirdi ve bunu Yap-İşlet-Devret modeliyle ihaleye çıkarma kararı aldı. Bu ihale kapsamında Kartal’ın en önemli 10 dönüm alanı bir şirkete 29 yıllığına devredilecektir.
Bir şirkete transfer sağlanacak olması alanın, Kartal halkı için öneminin önüne geçti. AK Parti tam da buradan konuya yaklaşarak bu alanın YİD olarak yapılmasına karşı olduğunu ve Milli Emlak’ın alanda bulunan 3 dönümlük yerini vermeyeceğini ve ihalenin iptal edileceğini ileri sürdü. Ki; Mevcut haliyle otopark olarak kullanılan yerde Milli Emlak’ın kendi tasarrufunda bulanan alanda otoparka izin vermeyerek Kartal Belediyesi’ni çıkartmış olması böylesi bir kararın şaşırtmayacağının göstergesidir.
Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel ‘500 Günlük Sunum’ başlığı altında biz basın mensuplarına yaptığı sunumda bu alanı Yap-İşlet-Devret modeliyle yapacağını belirmişti.
Bir basın mensubu olarak Yap-İşlet-Devret modelinin Kartal halkının yararına olmayacağına dikkat çekerek neden bu modeli terci ettiklerini sormuştum. Başkan Gökhan Yüksel sorunun ‘kaynak olduğunu’ söylemişti.
Yap-İşlet-Devret modeline benim çektiğim dikkat ile AK Parti’nin karşı çıkışı benzerlik gösterse de esas da farklılık göstermektedir. AK Parti, Yap-İşlet-Devret savunucusudur. Dolayısıyla onun karşı çıkışı bu transferin olasıdır ki, CHP çevresinde bir şirkete geçecek olmasıdır. AK Parti bu amaçla projenin gerçekleşmesini engellemeye çalışmaktadır. Yoksa Yap-İşlet-Devret modeline karşı olduğu için değil.
AK Parti’nin tutumu manidardır. Çünkü Kartal Belediyesi’nin atacağı adımlar sürekli olarak bir yerlere takılmaktadır. Örneğin: Etap1 ve Etep2 olarak adlandırılan bölgenin imar planının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan bir türlü geçememesi, Neyzen Tevfik Meydanın bir kısmında Devlet Demir Yollarının tasarruf sahibi olması, eski stadın yerinde Milli Emlak’ın tasarruf sahibi olması ve tüm bu alanlarda adım atılamıyor olmasının AK Parti’nin engelleyiciliği ile bir ilişkisinin olup olmadığı merek edilen bir konudur.
Ancak diğer bir gerçek; Kartal’da hem Ak Parti hem de CHP sürekli olarak totolojik* bir mantık sürdürerek esasa ilişkin bir şey demeden kendi doğrularını sürekli olarak totolojik bir biçimde tekrarlamaktadırlar. Örneğin, ikisi de Yap-İşlet-Devret konusunda hem fikirler. Bundan dolayı Kartal Belediyesi Meclis oturumlarında sürekli totoloji yapmaları esasta aynı oldukları konularda sürekli niceliksel ölçülerle bir birlerini “eleştirmeleri” şaşırtıcı olmamaktadır. Ama süreçte Kartal halkı zarar görmektedir.
CHP Genel Merkezi ve CHP Kartal İlçe Örgütü Yap-İşlet-Devret modeliyle stat yerinin yapılacak olmasına karşı çıkmış değildir. CHP Kartal İlçe Örgütü ve Kartal Belediyesi konuyu sadece Milli Emlak ve Ak Parti üzerinden tartışmak yerine Kartal’ın en önemli meydanı üzerinden bir şirkete kaynak transferini de tartışmalıdır. Hem de esastan tartışmalıdır.
Kartal Belediyesi de Yap-İşlet-Devret modeliyle bir şirkete kaynak transferi olacak bu yöntemden vazgeçmelidir. Sayın Gökhan Yüksel’in ‘Kartal Belediyesi’nin bütçesinde kaynak çıkmayacağı’ açıklaması belediyeyi sadece bütçe ile sınırlı gören öznel bir bakıştır. Oysa bu alan gibi Kartal’ın tüm kaynakları Kartal halkına aittir. Yap-İşlet-Devret modeliyle bu alanın yapılması Kartal halkının tasarrufunu 29 yıllığın bir şirkete transfer edilmesidir. Kartal Belediyesi bu imtiyaz sürecine girmekten vazgeçmelidir.
Kartal Belediyesi ve tüm kurumlar Kartal halkını sürece dahil ederek sorunu ve çözümü birlikte tartışmalıdır.
 

  • Totoloji: (Vikipedi, özgür ansiklopedi) Totoloji, hepdoğru veya eşsöz, bir bileşik önermenin kendini oluşturan önermelerin her değeri için daima doğru sonuç vermesi durumu. Bir şeyi kendi kaplamıyla tanımlayan tanımlardır. Bu tür tanımlar yeni bir bilgi vermez. Örneğin, ‘Ev evdir.’, ‘adam gibi adam’, ‘totoloji gibi totoloji’ gibi tanımlar kendi başlarına yeni bilgi vermez.
Yuksel Firat
Yuksel Firat
Kartal'ın Sesi Gazetesi yazarı
İLGİLİ HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -

En çok okunanlar

Son Yorumlar

Zehra Sayar on Yılbaşı
Deniz Özlem Er on Yılbaşı